25 Ocak 2014 Cumartesi

OPTİ MUNICH'TEN BİR GURU GEÇTİ

Optik Fuarlarını seviyorum.
Ben küçükken babamla annemin İstanbul'da düzenlenen gözlük fuarlarına seyahati en büyük eğlencelerimden biriydi.
Değişik değişik, rengarenk bin bir çeşit gözlüğü kurcalayıp, bizimkilerin dostu gözlük toptancılarının standlarında vakit geçirip etrafta varsa ünlüleri görüp yuvamıza dönerdik.
Dönerken de elimiz kolumuz gözlük katalogları ve eşantiyon aksesuarları ile dolu olurdu.
Seneler sonra Istanbul'da bir gözlük fuarı düzenlendiğini duyunca çok sevindim, ancak geçtiğimiz ay olup biten fuarın sönük geçtiğini duyunca bir o kadar da üzüldüm :(

Claudia Schiffer x Rodenstock

Biliyorsunuz, mümkün olduğunca yurt dışındaki gözlük fuarlarını takip etmeye çalışıyorum.
Yeni sezonda neler çıkmış, ne gibi yenilikler gözlük dünyasını sarmış kafasıyla dolaşan ben, Opti Munich'i bilmeme rağmen göz ardı etmiştim.
Nedense bana biraz daha teknik gelmişti.
Ta ki, Opti Munich'in sevgili organizatörlerinden Melanie'yi Fashion@EYE'da misafir edene ve sohbetimizden sonra kendilerinin davetlisi olarak Opti Munich'i ziyaret etmem için bir teklif alana kadar...
Gurur duymuştum.
Demek ki ufaktan 'gözlük gurusu' olarak tanınmış ve kabul görmüştüm.
Teklife evet diyip kendimi Münih'te bulup Opti'ye ulaştığımda, karşımda Rodenstock için özel koleksiyon çıkaran Claudia Schiffer'i görünce şaşırmadım desem yalan olur.
Bana çocukluğumun fuarlarını hatırlatmıştı.

Konuşma yaptığım OptiForum alanı

Fuara davet edilme amacım, bu blogda uzun süredir okuduğunuz ve ülkemizde bilinmeyen gözlük markası temsilcileriyle tanışmak ve kendilerine - Türk pazarına yatırım yapma amaçlı - ülkemiz gözlük sektörü hakkında bilgi vermekti.
Bu nedenle, "Türk gözlük gurusu" ve iletişim bilimleri uzmanı olarak, fuar bünyesinde düzenlenen OptiForum'da, Türkiye gözlük pazarı ve gözlük pazarlama taktikleri konulu bir konuşma da yapacaktım.
Yaptım da..
2008'de yazmaya başladığım gözlük markası temsilcilerinin konuşmama gelmesi ve dikkatle dinlemesi beni daha da mutlu etti.

Claire Goldsmith'in ultra sempatik ekibi

Opti Munich'in organizasyon takımından Melanie, Lidia, Türk çözüm ortağı Tolga ve organizasyon şirketinin CEO'su sevgili Dieter'in yakın ilgisi ve dostça tavırları Opti Munich'i benim için daha da sevimli bir yer haline getirdi.
Kendileriyle beraber toplantıya gittiğimiz ve uzun zamandır takipte olduğum bir çok markaya ismimin benden önce gitmiş olması ve tanınıyor olmam beni çok şaşırttı.
Demek ki ülkemizde gözlük tasarımcısı çok olmasa da, gözlük konusunda araştırma yapan birilerinin olması onların da ilgisini çekmişti.
Tom Davies, Lunettes Kollektion, LGR, Funk, Cutler&Gross, Theo, Thierry Lasry, canım Moscot gibi bir çok marka temsilcisi ile uzun uzun sohbet ettik.
Sanırım kendilerine Istanbul ve Türkiye'yi sevdirmiştik, en kısa zamanda Türkiye'de görüşmek için sözleştik.

Opmood'un muhteşem tasarımı

Arada toplantı yapaduralım, tabi ki gurunuz olarak esas mesaimi yeni çıkan gözlük markaları ve modelleri üzerine harcadım.
Opti Munich dört salona bölünmüş ve dördüncü salon benim daha çok ilgimi çeken high end markalara ayrılmıştı. 
Diğer üç salonu aceleyle gezerken dikkatimi çeken Opmood gözlükler, yılan derili modelleriyle beni kendilerine çağırdı, doğa dostu ben, pırıltılı modellerine yer vermeye karar verdim. 
Tasarım çok başarılıydı...
Fashion@EYE'da olmalıydı..

Lunettes Kollektion'un muhteşem yaratıcı modelleri

Lunettes Kollektion bir süredir izlediğim oldukça enteresan tasarımları olan 'cool bir marka. 
Asetat yuvarlak modellerindeki çerçeve tasarımının camla bütünleşmesi bence oldukça yaratıcı bir fikir.
Çok koyu tutulmayan camlar, çerçeveyle bir olmuş, ortaya şahane gözlükler çıkmış.
Kendilerini çok beğendim.

LGR gözlüklerin tasarımcısı Luca Gnecchi Ruscone

Fuardaki toplantılarımız sırasında diğer tanıştığım marka ise LGR oldu. 
Fotoğrafta gördüğünüz gibi markanın genç ve yakışıklı sahibi, tasarımcı Luca Gnecchi Ruscone'den bizzat dinlediğim hikayenin kökleri Kenya'ya uzanıyor.
El yapımı LGR gözlüklerin klasik tasarımları, asetat gözlüklere yeni bir soluk getirmiş. Gerek erkek gerek kadın modelleri oldukça klasik ve klas. 
Elinize aldığınızda kalitesiyle "ben burdayım" diyen LGR gözlükler, bu sene kesin favorilerimden.
Luca ve gözlüklerini Istanbul'da ağırlamak üzere sözleştik.

Lucas De Stael ve kendi gözlükleriyle pozu

Fuarın diğer başarılı tasarımcısı ise bir harf eklemeyle Lucas De Stael'di.
Deriyi elde işleyerek muhteşem gözlükler üreten Lucas'ı tebrik etmemek mümkün değil. 
Evet deri, benim de dahil olduğum hayvan hakları savunucularını kızdıracak bir malzeme ve belki de benim tanıtmamam lazım.
Ancak tasarımların başarısı bu gözlükleri bloga taşımama yetti.
Bence fuarın en çarpıcı markasıydı.

Tom Davies'in masalsı gözlükleri

En uçuk kaçık gözlüklere gelirsek tabi ki Tom Davies.
Modeller ekstrem gelse de, tasarımcı Tom bu işe kendini adamış. 
Kendisiyle yaklaşık yarım saat sohbet ettik. 
İşe kendini adamış ve inanmış çok başarılı bir tasarımcı.
Türk gözlükseverlere de hitap edeceğine inandığım çoğu model aslında yüzde çok kolay taşınabilir.
Altın gözlükleri ise, eminim ülkemizde de çok ilgi çekecektir.


Moscot'un yeni titaniumları

Fuara gitmişken, sizin de bildiğiniz gibi en sevdiğim marka Moscot ve Moscot ailesinden dördüncü nesil Dr. Harvey Moscot'a selam vermeden geçmek olmazdı.
Moscot bu sene değişikliğe gitmiş ve alışageldiğimiz gri titanium gözlüklere renk katmış.
Kahverengi tortoise modellere bayıldım.
Dr. Harvey Moscot'un heyecanla anlattığı yeni koleksiyonu ülkemizde görmek için sabırsızlanıyorum.

Italia Independent ve yeni işbirlikleri

Son yılların en heyecan verici markalarından Italia Independent temsilcileri ile de güzel bir sohbet gerçekleştirdik.
Kadife gözlüklerinden tanıdığımız marka, bu sene tasarımcılarla işbirlikleri ile dikkat çekecek.
Neon renkler ve enteresan modeller Fashion@EYE'da olacak ancak ülkemizde yüzlerde ne kadar göreceğiz, zaman gösterecek...

Palens'in ahşap ve taş doğal gözlükleri

Gelelim ahşap gözlüklere.
Bu senenin bence en dikkat çekici ahşap markası İspanyol Palens.
Kaykaydan kesilme gözlüklerinin yanı sıra, 'taş' detaylı ahşap gözlükler bence oldukça yaratıcı bir fikir.
Özellikle renkli ahşap modellere bayıldım.
Kendilerini de yakın zamanda İstanbul'da göreceğiz.
Eminim ;)
**
Özetle, bir gözlük fuarı daha böyle geçti.
Kendi adıma çok mutlu oldum, çok gurur duydum.
Türkiye'den çıkmış bir 'guru' olarak, dünya gözlük piyasasında tanınmaya başlamak inanın beni çok sevindirdi.
Ülke pazarını yabancı tasarımcılara anlatmak ve Türkiye'ye yatırım yapmak için onları ikna etmiş olmak ise ülkemizdeki moda ve tasarım sektörünü heyecanlandırmak adına kendimce önemli bir adımdı.
Başarmış olduğum için mutluyum.
Konuştuğum tasarımcıların çoğu, bir çok uluslararası fuarın yanında Opti Munich'i en başarılı bulduklarını ifade ettiler. 
Bu alana ilgisi olanları, bir dahaki sene Münih'te görmek güzel olacak.
Beni davet eden ve yakın ilgisini esirgemeyen Melanie Binder, Lidia Ricco, Tolga Özkarakaş ve Dieter Dohr'a bir kez daha teşekkür ediyorum.
En büyük teşekkürüm ise, Türkiye'nin ilk gözlükçü çiftlerinden sevgili annem Sema San ve babam Mehmet San'a :)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder